Yılda 1 kez mamografi hayat kurtarır
Meme kanserinden korunmak mümkün mü?
Meme kanserine karşı en büyük silahınız: Mamografi
İstatistiklere göre dünya genelinde ve Türkiye’de kadınlarda en çok rastlanan kanser türü, meme kanseridir. Her 8 kadından birinde görülen meme kanserinin diğer kanser türlerine göre en büyük avantajı ise, erken evrede tespiti halinde hastaların yaklaşık yüzde 90’ının tamamen iyileşebilmesidir.
Bu bakımdan da düzenli tarama ve kontrol, kansere karşı en önemli koruyucu önlem olarak ön plana çıkar.
Meme kanseri ve belirtileri nelerdir?
Meme kanseri, meme dokusundaki hücrelerin değişerek kontrolsüz bir şekilde çoğalması sonucu meydana gelen bir hastalıktır. Yapılan araştırmalara göre; meme kanserinde risk faktörü genetik yatkınlık, hormonal düzensizlikler, yaşam tarzı ve çevresel faktörlere bağlı olarak artabilir.
Meme kanseri erken dönemde gözle görülür belirti vermez. Belirtiler ancak hastalığın evresi ilerledikçe kendini gösterir.
Meme kanserinin en yaygın belirtileri ise şu şekilde sıralanır:
- Memede veya koltuk altında ağrı yapmayan ve elle hissedilen kitle varlığı,
- Meme ucundan gelen kanlı veya şeffaf akıntı,
- Meme ucunda yara veya kızarıklıklar,
- Meme başında meydana gelen çökme, şekil bozuklukları ve çeşitli cilt problemleri,
- Memenin cilt yapısında görülen kalınlaşma ve/veya tahriş,
- Memede gözle görülür büyüme,
- Memede ağrı.
Meme kanserinde erken tanı hayat kurtarır. Erken tanıdan kasıt, meme kanserinin yukarıda sayılan belirtileri vermeden önce teşhis edilebilmesidir. Bunun yolu da düzenli kontroldür.
- 20 yaştan itibaren tüm kadınların el ile düzenli aralıklarla kendi kişisel kontrollerini yapması, anormal bir durum hissettiklerinde ise doktora başvurmaları önerilir.
- 30 yaştan itibaren düzenli olarak yılda bir kez ultrason çekimi ile meme dokusunun durumuna bakılmalıdır.
- 40 yaştan itibaren de tüm kadınların yılda en az bir defa mamografi çektirmeleri gerekmektedir.
Mamografi nedir? Neden önemlidir?
Meme kanseri ile mücadelede günümüzdeki en etkin koruyucu tıp önlemlerinin başında mamografi gelir. Yaklaşık 20 dakika süren dijital mamografi tekniği ile meme kanseri çok erken evrede fark edilebilmektedir.
Mamografi, x ışını ile meme dokusunun filminin çekilmesi işlemidir. Meme, mamografi cihazının iki tabakasının arasına konularak hafifçe sıkıştırılır. Ve bu işlem sayesinde meme dokusunun görüntüleri dijital ortama aktarılır.
Mamografi cihazı, memedeki en küçük kitleleri ve farklılıkları bile hızlı ve net bir biçimde görüntüleyebilmektedir. Hekim de bu görüntüler yardımı ile meme dokusunda herhangi bir anormallik olup olmadığını belirler.
Günümüzde teknolojideki gelişmelere paralel olarak mamografi cihazları da eskiye oranla çok daha hızlı ve zahmetsiz işlem yapabilmekte; artık hastalara çok daha düşük miktarda radyasyon dozu verilmektedir. Bu bakımdan mamografi, rutin kontrollerini yaptıran hastalar açısından herhangi bir risk faktörü yaratmaz.
Meme kanseri risk grubunda yer alan, önceden bu hastalığı geçirip atlatan veya halihazırda kanser tedavisi gören hastalar için ise ultrason ve MR gibi yöntemler önerilmektedir.
Mamografi çekimi için en uygun zaman nedir?
Yılda bir kez veya 6 ayda bir önerilen mamografi, kadınlarda adet dönemi dışında her zaman çektirilebilir. Mamografi için en uygun zaman ise adet kanamasının bitiminden sonraki ilk haftadır.
Avrupa Mamografi İstatistikleri
Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat) verilerine göre 2018 yılında Birleşik Krallık’ta kadınların yüzde 75.2’si, Slovenya’da yüzde 74.3’ü, Hırvatistan’da ise yüzde 62’si düzenli olarak mamografi yaptırarak meme kanseri riskinin önüne geçmeyi veya erken evrede hastalığı tespit ederek yenmeyi başardı. Türkiye’de ise kadınların yüzde 34.8’i, yani her üç kadından sadece biri mamografi yaptırdı.
Uzmanlar, ülkemizde farkındalığın artırılarak düzenli kontrol oranın yükseltilmesi ile meme kanseri vakalarında sayının önemli ölçüde azalacağı görüşünü paylaşıyor.